Eğer anneniz veya babanız ermeni olsaydı ve siz Ermeni toplumu olmayan bir yerda yaşayıp Ermeni köklerinizi bulmayı ve Ermenice okumayı çok isteseydiniz ne yapardınız?
New York’un Queens şehrinde yaşayan Ermeni- Amerikalı Kristin Serdcenian için bu çok önemli bir meseleydi. Mastırını Pace Üniversitesinde, Öğretim üzerinde ve Harvard Üniversitesinde, Yüksek Eğitim üzerinde yaptı, ve şimdi Yeshiva Üniversitesinde Spor Yönetici Yardımcısı olarak çalışıyor.
Kendinden büyük bir kız kardeşi ve erkek kardeşi olan Kristin evin en küçük çocuğu. Ermeni babasının ailesi İstanbuldan ve Ordudan, annesi ise İrlandalı.Yaşı geldığınde Ermeni veya Ermeni Pazar okuluna gitme şansı olmadı, çünkü yaşadığı yerde- Waterville’de böyle okullar yoktu.
Ama Kristin Ermeni meselelerine karşı çok ilgi duyuyordu, özellikle orta okulda kimlik sorularını anlamaya başladiği zaman. Ve böylece genç yaşlardan Kristin kendi kimliğini oluşturmaya başladı.
Kristin şöyle söylüyor: “Benim yaşadığım yer çok- kültürlü değildi, ve yaşadıklarım bana tamamen farklı olduğumu hissetiriyordu. Başka çocuklar okula götürdüğüm yemeklerden sorardı, veya görünüşüm, yabancı soy ismim için yorum yapardı. Sonuç olarak, küçük yaşlarda hayatımda olanları anlamaya çalıştığımda, annem ve babam hep bana Ermeni olmanın gururu ile besliyorlardı”.
Yarı- Ermeni olan sınıf arkadaşı ile Kristin arkadaşlarına Ermeni tarihini öğretmek için tanıtmalar düzenliyordu. İlk defa sosyoloji okumak için Brown Üniversitesine gittiği zaman sıkça Rhode Island, Providens Ermeni kilisesine gidiyordu. Aynı zamanda Üniversite kampusunda Ermeni Öğrenciler Derneğini kurdu. Ancak dil ve gelenek hakkında bilgisi olmadığı için Ermeni toplumuyla bağlantı kurmak kolay değildi.
2008 yılında Kristin Ermeni Gönüllüler programına katıldı ve Birthright Armenia proje çerçevesinde ilk defa Ermenistana geldi. Birkaç ay Kristin Erivan’da, konuksever bir aile ile yaşadı, ve pratiğini Counterpart International’da yaptı.
Kristin şöyle söylüyor: “Deneyim gerçekten mükemmeldi, dili daha iyi bilseydim daha da mükemmel olacaktı”. Kristin Ermenistan’da 3 ay kaldıktan sonra Ermenice konuşmak ve anlamak için temel sağladı.
New York’a döndükten sonra Kristin Ermenistan’da Ermenice’de ulaşdığı seviyeyi korumak için fırsat aramaya başladı. Tam da bu zaman Birthright Armenia mezunlarından birinin sayesinde Ermeni Sanal Üniversitesini keşvetti ve ESÜ Batı Ermenice kursuna kayıt yaptırdı. Kristin üç akademik dönem geçmiş- yeni başlayanlardan orta seviyeye kadar. “ Sık sık Ermenice konuşma ve düşünme fırsatım olmadığı için ESÜ ile Ermenice okumak istedim. Ben Ermenistan’da bulduğumu kaybetmek istemiyorum. Okumada ve yazmada ilerlemem, ve genel olarak dil okuma yeteneğim kendi başıma okumaya yardım ettiler”.
ESÜ kadrosu, profesörler ve mezunlar arasında olan işbirlik projenin yüksek kalitesini ve görevini devam ettirme yeteneğini ispatlıyor. "Ermeni Sanal Üniversitesinde öğrenci olmak benim için gerçekten bir zevk idi. Üç akademik dönem sırasında aynı profesörle çalıştım ve o bana büyük tecrübe verdi. İkinci defa Ermenistana 2012 yılında, Luys Vakfı/Ermenistan Amerikan Üniversitesi tarafından düzenlenen projeye, ve Ermeni Bayan Milli Futbol takımına bir aylık konuk oyuncu olarak katılmaya geldim. Ermeni Sanal Üniversitesinde geçtiğim kursların ve Üniversite ekibinin nekadar yardım ettiğini işte orada hissettim. Sokakta işaretleri ve bakkalda etiketleri okuyabiliyordum ve tüm oğrendiklerimi hem işte, hem toplumda kullanabiliyordum. Bu online kursların çok büyük değeri var, ekip bana çok sıcak davranıyordu ve ben bunun için minnettarım ”.
Doğu Ermenice kursalrını bitirdikten ve iyi seviyeye ulaşdıktan sonra Kristin ESÜ tarih derslerine de katılmayı düşünüyor. Kristinin elde ettiği büyük tecrübe, Queens’de yaşayan ablası dahil bütün arkadaşlarına ve yakınlarına üniversitede kurslar almalarını tavsiye etmesine motive etti.
Harut Ekmanian
